DİLİMİZİN ZENGİNLİKLERİ PROJESİ
Bir dildeki sözlerin bütünü; söz hazinesi, söz dağarcığı, sözcük
hazinesi, kelime hazinesi, kelime kadrosu, vokabüler” olarak tanımlanan
söz varlığı, bireyler arası iletişim için çok önemlidir. Söz varlığı, aynı
zamanda bireyin öğrenme yaşantısı boyunca depoladığı birikimi ifade
etmektedir. Söz varlığının önemi sadece bununla sınırlı kalmayıp bireyin
anlama ve anlatma becerisini de etkilemektedir.
Sözcük ile kavram arasında yakın bir ilişki mevcuttur. Sözcük
söylendiğinde onu karşılayan kavram akla gelir. Bunun gerçekleşebilmesi
için de bireyin o sözcüğün anlamına hâkim olması ve sözcükle ilgili
kavramı gözünün önüne getirebilmesi, zihninde canlandırabilmesi gerekir.
Sözcük ve kavram zenginliği aynı zamanda düşünce zenginliğine
işaret eder. İnsanın sözcük ve kavram yönünden zengin bir birikime sahip
olması, düşüncede de zengin olmasını sağlar. Öğrencilerimiz için söz
varlığını en verimli şekilde artırmayı ve kullanmayı sağlayacak ortam ise
okullardır.
Dilimizin Zenginlikleri Projesi; okullarda yapılacak söz varlığını
zenginleştirme çalışmaları ile öğrencilerin dilimizin zenginliklerini
tanımasını, kültür taşıyıcısı olan sözcüklerimizle buluşmasını, buna bağlı
olarak da dili iyi kullanmasını ve düşünce dünyasını geliştirmesini
amaçlamaktadır.
Bu sayede öğrencilerimiz dilimizin seçkin ve özgün eserlerini
tanıyacak, eserlerimizde geçen sözcüklerin derinliklerini (çeşitli
anlamlarını) öğrenecek; milletimizin kültürünü, birikimini, düşünce
dünyasını ve hayat tarzını söz varlığımızın içinde yeniden keşfedecektir.”
DEDE KORKUT OKUMALARI
2023-2024 eğitim-öğretim yılı ocak ayı “Dilimizin Zenginlikleri Projesi” faaliyeti olan “Dede Korkut
Okumaları” okul genelinde ve sınıf bazında yapılan etkinliklerle değerlendirildi.
Dede Korkut (Korkut Ata), Oğuz Türklerinin eski destanlarında yüceltip kutsallaştırılmış; bozkır
hayatının geleneklerini ve törelerini çok iyi bilen, kabile teşkilatını koruyan yarı-efsanevi bir bilgedir ve Dede
Korkut Kitabındaki hikayelerin anlatıcısı ozandır.
Adı, tarihi kaynaklarda ve çeşitli Oğuz rivayetlerinde kimi zaman sadece "Korkut", kimi zaman "Korkut
Ata" olarak geçer. Batı Türkçesinde "Dede Korkut" olarak da anılır. Sirderya havzasında tespit edilmiş halk
anlatıları onu bir baksı (Şaman) olarak tanıtırken yazılı kaynaklarda hükümdarlara vezirlik, müşavirlik yapmış
bir Müslüman Türk velisi olarak tanıtılmıştır. Oğuzların İslâm'ı kabul edişlerinden önceki dönemlerin bir kâhini
(kam, baksı) olduğu, İslâmlaşma sürecinde kültürel değişime paralel olarak bir evliya kimliğine büründüğü
düşünülür.
Dede Korkut Hikayeleri sözlü olarak bütün Türk illerinde varlıkları görülen, Manas ve Oğuz destanları
ile ilgisi bulunan, Türkler arasında İslamiyet öncesi doğan, İslamiyetin kabûlü ile İslamî renge bürünen ve
destan hususiyeti taşıyan hikayeler. Hikayelerin hepsinde Dede Korkut adlı bir Türk ermişinin ortaya çıkarak
deyişler demesi, Oğuzname düzmesi, destan söyleyip Oğuz halkına nasihatta bulunması; onların Dede Korkut
Hikayeleri adıyla anılmasına sebep olmuştur. Hikayelerin tamamının bulunduğu kitaba da Kitab-ı Dede Korkut
(Dede Korkut Kitabı) denilmektedir. Hikayeler Oğuz Türklerine aittir. Dede Korkut hikâyeleri Oğuz
Türkleri`nin en bilinen epik destanlarındandır.
Yapılan faaliyetlerle öğrenciler dilimizde ve tarihimizde önemli bir yeri olan Dede Korkut’u daha
yakından tanıma ve anlama fırsatı buldu. Öğrenci ve öğretmenlerimiz özveriyle çalışarak okul ve sınıf panolarını
çeşitli görsel ve yazılarla süsleyerek ayın konusuyla ilgili farkındalık oluşturdu. Dede Korkut ile ilgili izlenen
çizgi film, animasyonlar ile Dede Korkut hikayelerini ve kahramanlarını yakından tanıma fırsatı buldu. Buna
benzer etkinlikler vasıtasıyla “Dede Korkut Okumaları” ayı değerlendirilmeye devam etmektedir.